Masalmış

TAKİP ET

Sezon başından beri Yeni Malatyaspor'da kan değişimine ihtiyaç olduğunu söylemiştik. Söylemiştik de sağır sultan duydu, Yeni Malatyaspor Kulüp Başkanı Adil Gevrek duymadı. Gevrek, hatalardan ders çıkaracağını söyledi, Yeni Malatyaspor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu yarım kalan hikayeyi tamamlamaya geldiğini söyledi. Gevrek, hatalara hatta kattı, Hamza Hamzaoğlu da yarım kalan hikayeyi tamamlamaya değil, masal anlatmaya gelmiş.

Sezon başında Yeni Malatyaspor Kulüp Başkanı Adil Gevrek’in 2019-2020 Süper Lig sezonunda başarısız olduğu ve takımı kümeye düşürdüğü için acilen takımı bırakması gerektiği noktasında tüm kamuoyu yüksek sesle bu durumu dile getirirken, pandemi dolayısıyla küme düşen takımlar ligde tutuldu. Adil Gevrek, bu durum karşısında birden aslan kesildi ve takımı küme düşüren kendisi değilmiş gibi, ihanetten ve yalnız bırakılmaktan dem vurdu, mağdur edebiyatı, biraz da inatçı yapısıyla normal şartlarda başarısız olan bir yöneticinin yapması gereken istifa yolunu seçmek yerine tüm Malatya’yı karşısına alarak direnme yolunu seçti. Transferdeki kısıtlı süreci de iyi kullanarak, kongreye gitmedi, pandemi süreci de Gevrek’in şansı oldu. Hatalarda ders çıkaracağını söyleyen Gevrek, süreç içerisinde tüm siyasileri ve Malatya’nın önemli sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere herkesi karşısına alarak yoluna devam etti, yalnız yürümeyi tercih etti. Para bulmanın yollarını denese de, kapattığı kapılar hoş beş sohbetinin dışında ekonomik destek anlamında açılmadı. Peki Gevrek bunu neden yaptı? Gevrek’in hedefi ilk yarıyı iyi bir noktada bitirmek ve yıldızı parlayan birkaç oyuncuyu satarak, hem kulübün birikmiş borçlarını ödemek, hem de yıllardır hayalini kurduğu o koltuğun nimetlerinden faydalanmak gibi bir düşüncesinin olduğunu düşünüyorum. Herkes, futbol camiasında kulüp başkanı, menajer ve futbolcu üçgenindeki döngüyü az çok bilir. Bu nedenle hiçbir kulüp başkanı da koltuğu kolay kolay bırakmaz. Adil Gevrek ise, koltuğu bırakmadığı gibi takımın küme düşme hattına adım adım gittiği şu günlerde transfer döneminde bir taştan iki kuş vurmanın hayalini kuruyor gibi. Yani hem oyuncu satacak, hem de oyuncu transfer edecek. Transfer dönemi kapanacak ve bizim meslektaşlarımız sormaya başlayacak. Paralar nerde? Daha önceki paraların nerde olduğunu bilen var mı? Yok. Bu paraların da nerde olduğunu bilmeyeceksiniz. Eskiden büyüklerimiz bir tekerleme anlatırdı.  “Komşu komşu hu / oğlun geldi mi / geldi / ne getirdi / incik boncuk / kime kime / sana bana / başka kime / kara kediye / kara kedi nerde / ağaca çıktı / ağaç nerde / balta kesti / balta nerde / suya düştü / su nerde / inek içti / inek nerde / dağa kaçtı / dağ nerde / yandı bitti kül oldu” Paraların akibeti de böyle olacak. Sahada futbolcuları izlerken, ‘paralarımızı alamıyoruz’ dediklerini koşmalarından, topa dokunuşlarından ve sakatlık numarası ile sahayı terk edişlerinden anlıyor insan. Hani Adil bey karakterli oyuncu alacaktı. Karakterli futbolcu sahaya çıkarsa, karakterini yansıtır. Madem para vermiyorlar oynamak istemiyorsun çıkma sahaya. Yarın paranın tamamını kulüpten alınca, sahada yürüyerek kaybettiğiniz puanları kulübe kazandıracak mısınız? Kim parasının tamamını alır da saha da yürüyerek top oynar ve takıma puan kaybettirirse Malatya’nın parası onlara haram olsun. Adil Gevrek ile ilgili yazımın bu bölümünde bir şey hatırlatmak istiyorum. Malatyaspor kulüp Başkanlığı yapan Haşim Karadağ’ı herkes bilir. Kulübe kendi parasını veren ve kulüpte bir kuruş menfaati olmayan tek başkan diyebilirim. Takımda ki kötü gidiş sonrası Haşim Karadağ için taraftarlar o dönem bir yürüyüş yapmıştı. Karadağ, bunu hak etmedi. Böyle bir yürüyüş doğru bir yürüyüş olmadığı gibi Malatyaspor taraftarına da yakışmayan bir yürüyüştü. Atılan sloganları burada yazmayacağım, sizler hatırlıyorsunuz. Bura da Adil Gevrek’e diyorum ki, sen efsane başkanlar arasında yer almak istiyorsan, kamuoyunun sesine kulak ver ve gereğini yap. Taraftarı bu noktaya getirme. Malatya yakışıksız durumlarla anılmasın.

Gelelim Yeni Malatyaspor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu’na. Hamza hoca gelirken, ‘Ben yarım kalan hikayeyi tamamlamaya geliyorum’ demişti. Peki ne oldu? Taraftarın beklediği futbolu oynatamadı. Bazı oyuncularla sorun yaşadı. Bazı yöneticilerle sorun yaşadı. Oyuncular arasında adaleti sağlayamadı. İnadım inat dercesine Umut  Bulut ve  Kubilay Kanatsızkuş konusunda kamuoyu ile zıtlaştı. Christian Cueva’yı kadro dışı bıraktı. Türkiye’de hakemler oyuncuyu takımda tutmak için değil de, takımdan atmak için gayret sarf ediyorlar ya, Hamza hoca da bazı oyuncuları takıma kazandırma yerine cezalandırmayı tercih ediyor. Belki küçüklüğünde kendisine verilen eğitim modelinden etkilenmiş olabilir. Ama asıl olan kazanmaktır. Sergen Yalçın döneminde takım 2-0 geri düşse, taraftar biz bu maçı 3-2 alınız diyebiliyordu. Ama şimdi takım gol yer yemez “biz bu maçı kaybettik” ya da “en iyi sonuç beraberlik” demeye başladı taraftar. Hamza hoca bey efendi bir kişi. Kişiliğine sözümüz yok. Ama Hamza hoca da şunu kabullenmeli, Yeni Malatyaspor’da iyi maçlar çıkartamadı, hata üstüne hata yaptı. Gelinen noktada Hamza hoca, yarım kalan hikayeyi tamamlamaya değil, masal anlatmaya gelmiş, onu öğrendik.

Son sözüm Yeni Malatyaspor Kulüp Başkanı Adil Gevrek, Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu’na ve futbolcularadır. Taraftar ve kamuoyu ne diyorsa gereğini yapmak erdemliliktir. Futbolculara da sözüm odur ki; karakterinizi sahaya yansıtın. Kalın sağlıcakla….