Bazen olayları yakından takip ederim ama düşüncelerimi ihtiyaç duyduğum zaman kaleme almayı uygun gören biriyim. Dünyanın gündemi birkaç gündür devam eden Ukrayna-Rusya savaşı. Herkes bu savaşı konuşurken, biz de ilginç bir konu sosyal medyada almış başını gidiyor. Suriyelileri nasıl bu topluma düşman gösterebilirimin mücadelesi var.
Suriyelileri eleştirme yerine Türkiye’de yapılan planlamaların yanlışlığını eleştirirseniz anlarım, ama Suriyelilere düşmanca tavır takınırsanız onu anlamam, bana anlatamazsınız da. Kültürel entegrasyon, iletişimsizlik ve buna benzer konular yaşanmıştır. Türkler Avrupa ülkelerine gidince Avrupalı gibi mi yaşadı? Onlarda benzer sorunlar yaşadı. Sizin bugün Suriyelileri aşağıladığınız gibi, Avrupalılar da biz Türkleri aşağıladı. Bu durum bizim ne kadar hoşumuza gitmediyse, sizin Suriyelilere bakışınız da Suriyelilerin hoşuna gitmemiştir. Bu konu nerde aklınıza geldi de yazdınız derseniz? Sosyal medyada bir yazı almış başını gidiyor. Kimileri bilinçli, kimileri de cehaletin vermiş olduğu yaklaşımla paylaşıyor. “Efendim, Ukrayna-Rus savaşı başladı. Ukraynalı kadınlar silah kuşanıp savaşırken, Suriyeliler erkek-kadın kaçıp ülkemize yerleştiler. Bol bol çocuk yapıp, ekmek elden su gölden misali yaşıyorlar” diye her satırı utanç verici bir paylaşımda bulunuyorlar. (Vatanını savunan her bireyi tebrik ederim. Evsiz olurda yurtsuz olunmaz)
Bu paylaşımı yapanlar her konuda uzmanlar maşallah. Bunların içerisinde siyasetçiden tutunda sıradan bir vatandaşa kadar her guruptan var. Şimdi onlara sormak isterim;
*Ukrayna kiminle savaşıyor?
Rusya ile
*Ukraynalı kadınlar ve erkekler kime karşı silahlandılar?
Ruslara
*Suriye’de kimler savaşıyor?
ABD
Rusya
İran
İsrail
Ve kendi halkına silah doğrultan Beşar Esad
*Suriyeliler kime karşı savaşacak?
Kendi devleti ile mi? Ülkesini parsellemeye gelenlerle mi?
Hadi diyelim yukarıda saydığım ülkelerle savaşmaya kalksalar, arkasında güvenecekleri devlet yok. Bunlar kaçmayıp da ne yapacaklardı?
Biz Milli Mücadele döneminde milletine inanmış bir liderle 7 düvele karşı zafer elde ettik.
Suriyelilerin şanssızlığı Atatürk gibi bir lider bulamalarıdır. Yoksa kim başka bir ülkede mülteci olmak ister.
Son olarak, yazdığımız yazılar, paylaştığımız yazılar, ne insanların gücüne gidecek yazı olmalı, ne de Allahın gücüne gidecek yazı olmalı. Çanakkale’yi hatırlayın, yanımızda bizden olmayanlar da vardı, din kardeşi olduğumuz için aynı safta yer alanları da unutmayın. Sizi gidi Ukraynalı seviciler sizi, sizi gidi Suriyeli düşmanları sizi.
Tarih sizi de unutmayacak.
Suriyelileri eleştirme yerine Türkiye’de yapılan planlamaların yanlışlığını eleştirirseniz anlarım, ama Suriyelilere düşmanca tavır takınırsanız onu anlamam, bana anlatamazsınız da. Kültürel entegrasyon, iletişimsizlik ve buna benzer konular yaşanmıştır. Türkler Avrupa ülkelerine gidince Avrupalı gibi mi yaşadı? Onlarda benzer sorunlar yaşadı. Sizin bugün Suriyelileri aşağıladığınız gibi, Avrupalılar da biz Türkleri aşağıladı. Bu durum bizim ne kadar hoşumuza gitmediyse, sizin Suriyelilere bakışınız da Suriyelilerin hoşuna gitmemiştir. Bu konu nerde aklınıza geldi de yazdınız derseniz? Sosyal medyada bir yazı almış başını gidiyor. Kimileri bilinçli, kimileri de cehaletin vermiş olduğu yaklaşımla paylaşıyor. “Efendim, Ukrayna-Rus savaşı başladı. Ukraynalı kadınlar silah kuşanıp savaşırken, Suriyeliler erkek-kadın kaçıp ülkemize yerleştiler. Bol bol çocuk yapıp, ekmek elden su gölden misali yaşıyorlar” diye her satırı utanç verici bir paylaşımda bulunuyorlar. (Vatanını savunan her bireyi tebrik ederim. Evsiz olurda yurtsuz olunmaz)
Bu paylaşımı yapanlar her konuda uzmanlar maşallah. Bunların içerisinde siyasetçiden tutunda sıradan bir vatandaşa kadar her guruptan var. Şimdi onlara sormak isterim;
*Ukrayna kiminle savaşıyor?
Rusya ile
*Ukraynalı kadınlar ve erkekler kime karşı silahlandılar?
Ruslara
*Suriye’de kimler savaşıyor?
ABD
Rusya
İran
İsrail
Ve kendi halkına silah doğrultan Beşar Esad
*Suriyeliler kime karşı savaşacak?
Kendi devleti ile mi? Ülkesini parsellemeye gelenlerle mi?
Hadi diyelim yukarıda saydığım ülkelerle savaşmaya kalksalar, arkasında güvenecekleri devlet yok. Bunlar kaçmayıp da ne yapacaklardı?
Biz Milli Mücadele döneminde milletine inanmış bir liderle 7 düvele karşı zafer elde ettik.
Suriyelilerin şanssızlığı Atatürk gibi bir lider bulamalarıdır. Yoksa kim başka bir ülkede mülteci olmak ister.
Son olarak, yazdığımız yazılar, paylaştığımız yazılar, ne insanların gücüne gidecek yazı olmalı, ne de Allahın gücüne gidecek yazı olmalı. Çanakkale’yi hatırlayın, yanımızda bizden olmayanlar da vardı, din kardeşi olduğumuz için aynı safta yer alanları da unutmayın. Sizi gidi Ukraynalı seviciler sizi, sizi gidi Suriyeli düşmanları sizi.
Tarih sizi de unutmayacak.